REGGİO EMİLİA EĞİTİM YAKLAŞIMININ EĞİTİM SİSTEMİMİZE UYGUN OLMAYAN YÖNLERİ
Olumsuzluklar değerlendirilirken ağırlıklı olarak ülkemizin eğitim programına ve öğrenci yetiştirme alışkanlıklarına göre değerlendirmede bulunulmuştur.
Hazır bir müfredat sunulmaması sebebiyle bizim ülkemiz gibi bir sınavlar ülkesine program olarak uygun değildir.
Öğretmen yetiştiren üniversitelerimizde verilen eğitimin bu sisteme uygun öğretmen yetiştirmemesi ve bu sistem için gerekli olan esneklik ve bakış açılarına öğretmenlerimizin sahip olmaması bu programın ülkemizde uygulanabilirliğinin önündeki en önemli engeldir.
Ülkemizde eğitim sistemi genellikle öğrenci merkezli değil. Öğretmen merkezlidir. Durum böyle olunca bu programın ülkemizde uygulanabilirliği pekte mümkün görünmemektedir.
Öğretmenlerin bu programa dahil olabilmeleri için çok güçlü bir hizmet-içi eğitim alıp bu programı içselleştirmeleri gerekmektedir. Bu hizmet-içi eğitimin ciddi bir maliyeti olduğu gibi programın içselleştirilmemesi halinde programın etkililiği azalmaktadır.
Ülkemizde özellikle sınıfta öğretmenin sağladığı didaktik öğrenme yaygındır. Bundan dolayı öğrencinin kendisinin yaptığı bir proje ile öğrenmesini gerçekleştirmesi sisteme uygun olmayacağı için veli ve öğretmenlerde öğrenmenin gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda kaygı uyandıracaktır.
Ülkemizde notla değerlendirme yapıldığı için notla değerlendirmenin olmadığı bir sistem bizim ülkemiz için uygun değildir.
Ülkemizde eğitimde sonuç önemlidir. Süreç odaklı bir değerlendirme de bu sebepten dolayı, sistemimize uygun değildir.
Sınıflarda birden fazla öğretmen bulundurulması sebebiyle maliyeti yüksek bir sistemdir.
Ülkemizde önceden belirlenmiş bir müfredat olması sebebiyle tüm çocukların aynı sürede aynı kazanımları elde etmesi beklenirken, Reggio Emilia da çocukların kendi hızlarında öğrenmeleri ve kendi içlerinde ki gelişim hızı yeterli görülmektedir.
Reggio Emilia yaklaşımında sınıf içerisinde pek çok malzeme ve materyal bulunmaktadır. Oysa ülkemizde özellikle ilkokullarda sınıflar da bu denli çok malzeme ve materyal bulunmamaktadır. Temini için ise yüksek bir bütçe gerekmektedir.
Ülkemizde ailelerin çocuk yetiştirmedeki tutum ve davranışları sebebiyle Reggio Emilia yaklaşımındaki pek çok uygulamayı hayata geçirmek veliler tarafından hoş karşılanmayacaktır. Ör. Okulda sofranın öğrenciler tarafından kurulması ya da toplanması gibi.
Ülkemizdeki uygulamalarda özellikle devlet okullarında anaokulu ve ilkokul seviyesinde tüm derslerin tek öğretmen tarafından verilmesi esastır. Oysaki bu sistemde öğretmene destek olan atelerista ve pedagojistalar bulunmaktadır. Yani sınıflarda birden fazla öğretmen istihdam edilmektedir.
Pek çok okulumuzda öğrencilerin sosyal-duygusal gelişimini destekleyen rehber öğretmen dahi bulunmamaktadır.
Okullarımızda sınıflarda tek öğretmenin görev yapıyor olması sebebiyle bu sistemin bel kemiğini oluşturan doküman toplama ve gözlem yaparak kayıt tutma işlemlerinin hayata geçişi imkansızdır.
Ayrıca veli beklentilerinin sınav odaklı olması ve beklentisinin sınav kazanmak üzerine kurulu olması bu programın ülkemizde uygulanmasının önündeki en önemli unsurdur.
MEB’in sınavsız bir yaklaşıma fırsat vermemesi de bu sistemin uygulanabilirliğini olumsuz yönde etkilemektedir.
Ülkemizde eğitimde aile ile okul birlikte hareket ediyor gibi gözükse de bazı aileler gerek bilgisizlikten gerek ilgisizlikten yeteri kadar çocuklarına zaman ayırıp onların akademik gelişimlerini desteklememektedirler. Ancak bir grup aile ise gereğinden fazla okulun işlerine karışmakta ve okulu adeta kendileri yönetmeye talip olmaktadırlar. İşte bu her iki tip velide bu programın uygulanmasını olumsuz yönde etkileyen veli profilleridir. Bundan dolayı da bu eğitim uygulamasının ülkemizde kullanılması pek mümkün olamamaktadır.
Sınıflar ya da atölyeler için çok geniş mekanlar gerekmektedir. Oysaki ülkemizde pek çok özel okul apartmandan bozma sonradan okula çevrilmiş binalarda eğitim yapmaktadır.
Pek çok okulumuzda atölyeler, piazza olarak nitelenen geniş alanlar bulunmamaktadır. Buda buralarda yapılacak çalışmaları engellemektedir
Genellikle Reggio Emilia okullarında binalar tek katlıdır. Oysa ki ülkemizde özellikle büyük şehirlerimizde bu kadar geniş tek katlı geniş alanlar ve bahçeler bulmak nerede ise imkansızdır. Olanlarında maliyetleri bir eğitim kurumu için oldukça yüksektir.
Tüm bu olumsuzluklar bu eğitim uygulamasının tek başına okullarımızda uygulanmasını imkansız kılmaktadır. Ancak programın belli ilkeleri, uygun şartların sağlanması durumunda ülkemizin eğitim programına entegre edilerek sınıf içi uygulamalar olarak kullanılabilir.
Keyifli, verimli eğitim aktiviteleri gerçekleştirmeniz dileğiyle.
Danışmanlık ve Eğitim talepleriniz için ayşegulark1@gmail.com adresimden bana ulaşabilirsiniz.